Redfall – inceleme: Eleştirildiği kadar kötü bir oyun mu?

 

Immersive sim dediğimiz tipe dair bugüne ne yazık ki Fazla Çok Örnek verebileceğimiz oyun yok, oyunun yanı Dizi artık bu cinste oyun geliştiren stüdyo da kalmadı zira artık yeni jenerasyon oyuncu kitlesinin Fazla İlgi duyduğu bir Cin değil. Lakin bir stüdyoyu bu hususta es geçmemek lazım: Arkane Austin. Yani Dishonored, Prey ve Deathloop üzere oyunların geliştirici. Bu oyunların hepsi de immersive sim çeşidi için verilebilecek hoş örnekler. Bu oyunlarda bir misyonu yapmak istediğinizde yahut bir noktaya ulaşmak istediğinizde birdenbire farklı seçenek bulunuyor ve bunlar Ancak göze parmak sokar üzere belirtilmiyor. Büsbütün sizin yaratıcılığınıza kalmış durumda. Arkane Austin’in Yine bu usulde olan yeni Redfall da geçtiğimiz günlerde çıkışını yaptı. İncelemesiyle de karşınızdayım.

 

 

 

Redfall, vampirlerin bulunduğu bir kainatta geçiyor ve anne Gaye bu vampirleri ortadan kaldırmak. Oyun, genel sınırlarıyla Deathloop’un tema değiştirmiş hali üzere dursa da aslında Left 4 Dead üslubunda diyebiliriz fakat elbette Arkane dokunuşlarıyla süslenmiş halde. Oyuna girerken 3 farklı karakterden birini seçerek giriyorsunuz. Her karakterin kendine has yetenekleri bulunuyor. Bunlardan iki tanesi bekleme mühleti daha kısa olan ve bir savaşta ortalama iki kere kullanabileceğiniz yetenekler. diğer Yetenek ise daha ulti usulünde ve bekleme mühleti uzun, yani Cenk başına ortalama 1 sefer kullanabiliyorsunuz. Karakterlerin yetenekleri sahiden de oynanış üslubunuzu etkiliyor. Bu yüzden karakteri seçerken dikkat etmenizde fayda var. 

 

Karakteri seçtikten sonra ise oyuna Çabucak başlıyorsunuz. Oyun, temelde bir Aleni dünya oyunu aslında lakin bölge bölge ayrılmış durumda. Gayeniz da size verilen misyonları yerine getirip vampirleri öldürüp bölgeyi temizlemek diyebiliriz. arka planda bir de hikaye Mevcut lakin hikaye Deathloop, Dishonored yahut Prey’deki üzere muhakkak odak noktasında değil. Oyunda bir anne bölgeniz Mevcut ve misyon yerine giderken yolda gördüğünüz fast travel noktaları, inançlı meskenler ve türevlerini temizleyerek hem inançlı bölge yaratıyorsunuz hem de haritadaki ulaşımınızı kolaylaştırıyorsunuz. Haritanın Türlü bölgelerinde insan yahut vampir düşmanlar bulunuyor. Oyunun başlangıcında bunları temizlemek keyif verse de bir mühlet sonra düşmanları atlatıp vazifeye gitme isteği daha ağır basıyor. Bunun dışında haritada hakikaten sizi Uzaklık Dizi zorlayacak ve görece keyifli bir aksiyonun içine sokan düşmanlar da bulunuyor. Kainatla irtibatlı bir halde Vakit vakit Aka Boss diyebileceğimiz bosslar da geliyor.

 

 

Bu noktada aslında silah çeşitliliği de öne çıkıyor. Her karakterin şekline nazaran silahlar bulunuyor fakat istediğiniz silahla gezebiliyorsunuz ve oyun size Daimi bir loot sunuyor. Bu yüzden Borderlands stilinde Daimi silah değiştirme durumuna giriyorsunuz. Doğal burada oyun üslubunuz da Ehemmiyet arz ediyor. Kısaca özetlemek gerekirse Redfall bu stil bir oyun fakat bu yazımızın asıl gayesi oyunun tanıtımı değil. Birkaç gündür konuşulduğu üzere Redfall Üzücü bir oyun mu, değil mi konusundan bahsetmek istiyorum.

 

Aslında hususa Arkane’den başlamak lazım. Arkane bugüne kadar yaptığı oyunlarla bizlerin inancını kazanmış farklı tecrübeler sunan bir stüdyo. Deathloop’ta bile birçok oyuncu önyargılı bir biçimde beklerken karşımıza çıkan imal farklı ve keyifli bir üretimdi. Bu yüzden Redfall’da da beklenti olmasa bile farklı ve keyifli bir üretim bekliyorduk. Fakat Redfall, Arkane’in daha Evvel yaptığı üzere farklı olmayı başaramadı. Daha Evvel birçok yerde örneklerini gördüğümüz, ruhsuz, ekstra bir şey sunmayan bir oyun pozisyonunda. Bu Kötü bir oyun olması için kâfi mi, bence değil. Evet, günümüzde artık yüzlerce oyun çıkıyor ve tıpkı şeyi tekrar tekrar oynamanın bir mantığı yok lakin Tekrar de bu bir oyuna Üzücü demek için kâfi değil. Oyunun sunduğu şeyler Fazla Alelade ve ruhsuz, aslında benzerilerini Fazla Çok gördük. Bu yüzden Redfall için benim niyetim ortalama bir oyun olduğu tarafında. Farklı bir şey sunmuyor lakin kendini Yine de oynatıyor. Bilhassa co-op dayanağı ile Bir arada hoş bir cümbüşe sahip. Burada en Aka eleştirim oyunun ruhsuz olması olur. Zira ortalama birçok oyunda en azından atmosfere kendimizi kaptırabiliyorduk. Redfall’un atmosferi her ne kadar hoş de olsa oyunun içerisine giremiyorsunuz. Bu yüzden ne yazık ki Fazla daha fazlasını sunabilecek bir oyunun ortalama olarak kalması beni üzüyor.

 

 

Teknik tarafta ise oyunun erken erişim sürümünden bu yana akıcı bir tecrübe elde edebildim. 2K çözünürlükte RTX 3080, 5600X ile bütün ayarlar sondayken 60 FPS’i rahatça alabildim. Oyunun çıkışında Sorun yaşayanlar olmuş fakat daha birinci günden gelen yama ile meseleler ortadan kaldırılmış.

 

Sonuç olarak toparlamak gerekirsek Redfall, heyecanlanıp alınacak bir oyun değil fakat Xbox Game Pass ile Bir arada arkadaşlarınızla da oyuna giriyorsanız boş vaktinizde rahatlıkla girip deneyimleyebileceğiniz bir oyun. Game Pass’te varken ekstra Nakit verip de almaya gerek yok. fakat Game Pass ile Birlikte girip arkadaşlarınızla sohbet eşliğinde keyifli vakit geçirebilirsiniz, söylenen kadar Üzücü bir oyun olduğunu düşünmüyorum, ortalama bir oyun yalnızca.